- 25 Ocak 2019
- Comments: 0
- Posted by: ezgi
HPV virüsüne bağlı olarak gelişir. Virüsün çok sayıda alt tipi mevcuttur. Bulaş direk temas ile gerçekleşir. Deri yüzeyinin travmaya uğramış olması, derideki sıyrık ve çizikler virüsün bulaşını kolaylaştırır. Vücut direnci baskılanmış bağışıklığı zayıf kişilerde bulaş daha kolay gerçekleşir. Temel bulaş sebebi direk temas olmakla beraber banyo, havuz gibi ortak kullanım alanlarından da bulaş olabilmektedir.
Sıklıkla deriden kabarık, genellikle deri renginde lezyonlardır ( verruka vulgaris). En sık el ve ayaklarda görülse de vücudun herhangi bir yerinde de ortaya çıkabilirler. Ayak tabanı (verruka plantaris) ve avuç içinde yerleşenler kabarıklık oluşturmaz; sıklıkla düz yüzeylidirler ve içe doğru büyüme gösterirler. Üzerlerinde görülen siyah-kırmızı noktacıklar nasırdan ayrımında yardımcıdır. Nasır kadar olmasa da zamanla yüzeyleri kalınlaşıp, özellikle bası bölgesinde yerleşmiş olanlar ağrıya yol açabilir.
Bazı siğillerde saplı bir görünüm mevcuttur (verruka filiformis). Uçlarında ipliksi çıkıntılar vardır. Bu tip siğiller en sık yüzde, kulak ve göz çevresinde, ağız kenarlarında ve boyunda görülür. Özellikle erkeklerde sakal bölgesinde yerleştiğinde traş nedeniyle hızla yayılabilirler.
Bazı siğiller ise daha düz yüzeyli ve daha koyu renklidir. Bu tip siğiller ( verruka plana) özellikle çocuk ve gençlerde yüz bölgesinde görülür.
Verruka anogenitalis cinsel temasla bulaş sonucu ortaya çıkan ve genital bölgede yerleşim gösteren siğillerdir. Deri yüzeyinden kabarık, sıklıkla deri renginden daha koyu renkte lezyonlar şeklinde görülür. Bazı HPV tipleri kadınlarda serviks (rahim) kanserinin gelişiminde rol oynadığından mutlaka kadın hastaların kadın doğum hekimi tarafından da muayene edilmesi; smear incelemesinin yapılması önerilmektedir. Genital siğil saptanan erkeklerin de eşlerinin mutlaka muayene edilmesi gereklidir. Gebelikte verruka anogenitalis saptanan kadınların çocuğa bulaşı engellemek amacıyla sezaryen ile doğum yapması önerilmektedir.
Siğil tanısı muayene ile konur. El-ayak ve vücut yerleşimli siğillerde hastanın yaşı, siğilin yaygınlığı, tipi değerlendirilerek tedavi planlanır. Deri yüzeyini soyucu ajanlar kullanılabileceği gibi kriyoterapi (soğuk gaz ile dondurma tedavisi), koterizasyon ya da dirençli olgularda fraksiyonel
lazer ile tedavi yapılabilmektedir. Genital yerleşimli siğillerde ise öncelikli tedaviler kriyoterapi ve koterizasyondur.